- Katılım
- 22 Kas 2009
- Mesajlar
- 350
- Tepki Skoru
- 0
- Puanları
- 0
- Yaş
- 46
Bakan istifa etsin
İnce, “Türkiye’nin gelmiş geçmiş en beceriksiz, en yeteneksiz, en basiretsiz Milli Eğitim Bakanı’nı istifaya davet ediyorum” dedi.
Bakanlık bu çıkışa, yazılı açıklama ile yanıt verdi: “Muharrem İnce, mensubu olduğu siyasi parti adına resmi bir başvuru yapma ciddiyetini göstermedi.”
Açıklamada, “öğretmenlerin iletişim bilgileri CHP tarafından kurumsal olarak istenmemiştir. CHP Grup Başkan Vekili İnce, sadece kişisel ve sözlü olarak Milli Eğitim Bakanı Çubukçu‘dan konuyla ilgili talepte bulunmuştur. Öğretmenlerimizin iletişim bilgilerinin sözlü olarak talep edilmesi halinde hukuk devleti ilkelerine göre hiçbir kurum, kuruluş ve kişiyle paylaşılamayacağı açıktır” denildi.
Ama tartışma burada bitmedi. Hatta sanal ortama taşındı.
İnce bu kez de twitter üzerinden Milli Eğitim Bakanı’nı hedef aldı.
İnce, “Ben okul ve öğretmen ismi istiyorum vermiyor. Kendisi cep telefonuna mesaj çekiyor” diye Nimet Çubukçu‘yu şikâyet etti twitter’daki öğretmenlere, “Bütün öğretmen arkadaşlarım Bakan Çubukçu‘dan gelen mesajı istiyor mu?” diye sordu.
Muharrem İnce, twitter’daki takipçilerine şöyle seslendi: “Çevrenizdeki öğretmenlere söyleyin Kılıçdaroğlu mektup yazacaktı size ama Nimet Çubukçu izin vermedi” diye.
İnce bir de meydan okudu, Milli Eğitim Bakanı’nı birlikte KPSS sınavına girmeye davet etti ve “Az puan alan istifa eder” dedi.
En adili, İnce ve Çubukçu‘nun önce KPSS’ye girmeleri, ardından da Genç Bakış’ta sözlüye kalkmaları. Sizin favoriniz kim bilmem ama benimki kesin belli. Ama tarafsızlığımıza helal gelmemesi için şimdilik açıklamıyoruz.
Eğer yarışırlara, düellodan sonra açıklarız. Yok eğer gerçekleşmezse o zaman da biraz bekler, gerekçeleri ile yazarız..
İnce, eğitimi nihayet hatırladı!
Eğitim denildiğinde TBMM’de akla gelen birkaç isim vardı. Onlardan birisi de öğretmen kökenli Muharrem İnce‘ydi. Ama Grup Başkan Vekili olunca, bir havalara girdi sormayın! Eğitimi unutup kendini daha önemli memleket meselelerine verdi. Eğer MEB “işgüzarlık” yapmayıp şıp diye öğretmenlerin adresini verseydi, belki yine hatırlamayacaktı. Bu yüzden MEB’e teşekkür borçluyuz!..
İnce, “Türkiye’nin gelmiş geçmiş en beceriksiz, en yeteneksiz, en basiretsiz Milli Eğitim Bakanı’nı istifaya davet ediyorum” dedi.
Bakanlık bu çıkışa, yazılı açıklama ile yanıt verdi: “Muharrem İnce, mensubu olduğu siyasi parti adına resmi bir başvuru yapma ciddiyetini göstermedi.”
Açıklamada, “öğretmenlerin iletişim bilgileri CHP tarafından kurumsal olarak istenmemiştir. CHP Grup Başkan Vekili İnce, sadece kişisel ve sözlü olarak Milli Eğitim Bakanı Çubukçu‘dan konuyla ilgili talepte bulunmuştur. Öğretmenlerimizin iletişim bilgilerinin sözlü olarak talep edilmesi halinde hukuk devleti ilkelerine göre hiçbir kurum, kuruluş ve kişiyle paylaşılamayacağı açıktır” denildi.
Ama tartışma burada bitmedi. Hatta sanal ortama taşındı.
İnce bu kez de twitter üzerinden Milli Eğitim Bakanı’nı hedef aldı.
İnce, “Ben okul ve öğretmen ismi istiyorum vermiyor. Kendisi cep telefonuna mesaj çekiyor” diye Nimet Çubukçu‘yu şikâyet etti twitter’daki öğretmenlere, “Bütün öğretmen arkadaşlarım Bakan Çubukçu‘dan gelen mesajı istiyor mu?” diye sordu.
Muharrem İnce, twitter’daki takipçilerine şöyle seslendi: “Çevrenizdeki öğretmenlere söyleyin Kılıçdaroğlu mektup yazacaktı size ama Nimet Çubukçu izin vermedi” diye.
İnce bir de meydan okudu, Milli Eğitim Bakanı’nı birlikte KPSS sınavına girmeye davet etti ve “Az puan alan istifa eder” dedi.
En adili, İnce ve Çubukçu‘nun önce KPSS’ye girmeleri, ardından da Genç Bakış’ta sözlüye kalkmaları. Sizin favoriniz kim bilmem ama benimki kesin belli. Ama tarafsızlığımıza helal gelmemesi için şimdilik açıklamıyoruz.
Eğer yarışırlara, düellodan sonra açıklarız. Yok eğer gerçekleşmezse o zaman da biraz bekler, gerekçeleri ile yazarız..
İnce, eğitimi nihayet hatırladı!
Eğitim denildiğinde TBMM’de akla gelen birkaç isim vardı. Onlardan birisi de öğretmen kökenli Muharrem İnce‘ydi. Ama Grup Başkan Vekili olunca, bir havalara girdi sormayın! Eğitimi unutup kendini daha önemli memleket meselelerine verdi. Eğer MEB “işgüzarlık” yapmayıp şıp diye öğretmenlerin adresini verseydi, belki yine hatırlamayacaktı. Bu yüzden MEB’e teşekkür borçluyuz!..